Çeviride Kalite
30 Ocak 2017
Evden Çalışmak 2
10 Mart 2017
Hepsini göster

Evden Çalışmak 1

Başlığı okuduğunuzda kiminizin “Ah, keşke!” diyerek iç geçirdiğini, kiminizin de “Yok ya, ben yapamam” dediğinizi duyar gibiyim. Evden çalışmak son on yılda büyük şirketler dâhil, birçok işveren ve çalışanın üzerinde uzlaştığı bir kavram. Çalışan belirli zamanlarda ofise gelip ofis ortamında yapması gereken işleri, örneğin toplantılar, iş görüşmeleri gibi, yerine getiriyor, çalışma ortamına ve zorunlu saatler dışındaki çalışma saatlerine ise kendisi karar veriyor. Böylelikle çalışan, esnek çalışma saatleri ve çalışma ortamının avantajlarından faydalanırken işveren de çalışanın mekân, yemek, ulaşım, elektrik gibi giderlerinden tasarruf ediyor. Bunlara baktığımızda aslında gayet işe yarayacak bir model. Peki, öyleyse neden her iki taraf da bu sisteme şüpheyle yanaşıyor?

Bunun pek çok nedeni var. İlki geçmişten gelen iş kültürü. Çalışan sanki işe gitmediğinde işten kaytaracak gibi bir his uyanıyor insanın içinde. Yani evde olan önceliği işe veremez, hatta içinden çalışmak gelmez gibi bir kanı yaygın. İkincisi evden çalışmak ciddiye alınmıyor, yani evden çalışan bir kişi gerçekten çalışmış sayılmıyor. Evde yemek yenir, televizyon seyredilir, ev ahalisiyle ilgilenilir, eğlenilir, ya da hasta olunca dinlenilir, yani iş dışında her şey yapılır gibi geliyor. Böyle düşününce de evden çalışıyorum diyen birisine oh valla ne güzel, ayaklarını uzat, yan gel, keyfine bak, gelsin paralar diyesi geliyor insanın. Üçüncüsü ve daha da vahimi, ev ve işi birleştiremiyor çoğu kişi kafasında. Ev evdir, iş iştir, eve iş getirmenin ne anlamı var gibi garipseniyor evden çalışma durumu.

Peki, gerçekte durum böyle mi? Neyse ki hayır. Toplumdaki genel kanıya rağmen evden son derece verimli bir şekilde çalışılabilir, hatta işler ofiste olduğundan daha kısa bir sürede tamamlanıp geriye diğer aktiviteler için vakit bile kalabilir. Böylece hem işverenin, hem de çalışanın verimliliği, performansı ve memnuniyeti artabilir. Nasıl mı, neden mi, bir sonraki yazıda bu konuları ele alacağız.

Dilek Sağesen